Bir cümlede iltihaplanma kelimesini nasıl kullanırsınız?

"Festering" kelimesinin kullanıldığı örnek cümleler:

- Bacağındaki yara iltihaplanıyordu ve acil tıbbi müdahale gerekiyordu.

- İki ülke arasındaki çözülmemiş çatışma giderek büyüyordu ve topyekun bir savaşa yol açabilirdi.

- Toplumun içindeki sosyal sorunlar yıllardır artıyordu ve artık protestolara ve huzursuzluklara dönüşüyordu.

- Şirketin mali sorunları giderek büyüyordu ve potansiyel olarak iflasa yol açabilirdi.

-İçinde barındırdığı olumsuz duygular, onu sinirli ve patlamaya yatkın hale getiriyordu.

- Siyasi skandal sona ermeyi reddetti, iltihaplandı ve hükümetin itibarına zarar verdi.

- Çalışanlar arasında artan öfke, sonunda greve yol açtı ve şirketin faaliyetlerinde ciddi aksamalara neden oldu.

- Kalbinde büyüyen öfke, patlamak için doğru anı bekleyen saatli bir bomba gibiydi.

- İltihaplanan çöplük, çevreye yayılan hoş olmayan bir koku yaydı.

- Hayal kırıklığının iltihaplı yarası hâlâ kalbindeydi ve yoluna devam etmesini engelliyordu.